Yazı müsveddesi

Recordmag – İlker Köklük

Sanata devlet eliyle ideolojik bir misyon yükleme girişimleri yeni icat edilmedi. Defalarca düşünüldü ve uygulandı ancak hiç bir devirde işe yaramadı. Örnek çok, ama balkondan konuşmayı seven bir liderden örnek versek yaşadığımız günler açısından daha anlamlı olur sanırım. Benito Mussollini. Hani şu “Duce” (Lider) ünvanını kullanan, iktidar olduğunda önceleri liberallerin desteğini alan sonra İtalya’yı bir polis devleti haline çeviren lider. Faşist ideolojiye hizmet etmesi için “Cinecitta” adında büyük bir film stüdyosu kurdu, ancak ciddi kaynaklar ayırmasına karşın çekilen filmler hiç tutmadı. Çünkü filmleri çekenler gerçek sanatçılar değildi.

insanlik-aniti

Kısacası siparişle sanat olmuyor. Sanata sipariş vermeye yani sanatı güdümlemeye kalkanların elindeki güç ne kadar büyük olursa olsun onlar ancak sanatın nesnesi olabiliyorlar.

Yine de her şeyi iyi bilenler bugünlerde sanatçıların yapması ve yapmaması gerekenleri de belirleme hevesindeler. Anlaşılır gibi değil.

Sanatçıdan ne beklersiniz ki?

Fotoğraf sanatçısından nasıl fotoğraflar çekmesini beklersiniz mesela?

Yüzlerce madencinin göz göre göre öldürüldüğü Soma madeninden, ya da Gezi protestolarının yıl dönümünde tüm ara sokaklarını kapatıp yarı açık cezaevine çevirdiğiniz 31 Mayıs 2014 Taksim’inden kareler ulaştırmasınlar mı topluma? Soma’ya da Taksim’e de giriş yasaktı zaten gitsinler girişin serbest hatta ulaşımın bedava olduğu miting alanlarında fotoğraf çeksinler değil mi? Üstelik sanatlı fotoğraflar çekmek için didinmelerine de gerek yok, fhotoshop ve benzeri programları kullanmayı bilsinler yeter.

Ya da heykeltraştan ne beklersiniz?

Ne yapmalarını istediğiniz henüz çok net değil, ancak “İnsanlık Anıtı” adı altında ucubeler yapmalarını istemediğinizi yıktırdığınız heykelden biliyoruz.

Sinema sanatçısından beklentiniz nedir?

Çerçevesi ilgili bakanlığınızca çizilen ideolojik filmler yapmaları ve yaptıkları filmlerin asla +18 yaş yasağına konu edebileceğiniz sahneler içermemesini değil mi?

Tiyatro sanatçısından beklentinizi sormaya gerek yok.

mussolininin-balkonu-1

Tarihte onlara ne yapmaları gerektiğini bu kadar açık ifade etmeye cüret eden çok hükümet olmadı. Tüsak herşeyi anlatıyor. Devletin desteği değil, hükümetin güdümü. Yılların birikimi olan köklü Tiyatro, Opera ve Bale kurumlarını bir anda yok edecek bir yasa hazırlattığınıza göre o konuda soracak bir şey kalmamış.

Bu durumda şu sorulabilir artık. Peki biz devlet yönetenlerden ne bekleriz biliyor musunuz?

Şamarlamayacak olsanız da söyleyeceğiz. Fotoğraflarımızla, filmlerimiz, heykellerimiz, oyunlarımız, danslarımız, kitaplarımızla söyleyeceğiz. Biz söyleyeceğiz, ama belli ki siz anlamayacaksınız.

http://recordmag.net/2014/06/10/yazi-musveddesi/